Yüksekdağ: Biz muhalefet boşluğunu doldurduk

Yüksekdağ: Biz muhalefet boşluğunu doldurduk
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin Türkiye’deki “muhalefet boşluğunu doldurduğunu” söyledi.
Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, partisinin Türkiye’deki “muhalefet boşluğunu doldurduğunu” söyledi.

7 Haziran genel seçim sonuçlarını, Amerika’nın Sesi Kürtçe Bölümü’nden Mutlu Çiviroğlu’na değerlendiren Yüksekdağ, seçimde yüzde 10’luk barajı aşmalarının kendileri açısından sürpriz olmadığını, seçim kampanyası boyunca çok yoğun bir ilgiyle karşılaştıklarını belirtti. HDP Eş Başkanı, yüksek oranda başarı elde edeceklerinin göstergesini, “partilerine geçmişte oy vermeyen çok sayıda Türkiye yurttaşının kampanyalarına verdikleri desteğin” oluşturduğunu belirtti.

Türkiye’deki siyasi dengelere sürpriz yaptıklarını kaydeden Yüksekdağ, gerek Rojava’da yaşanan gelişmeler ve Kürt siyasi hareketinin bölgedeki gelişimi, Kobani direnişi ve gerekse Türkiye’nin batısında yaşanan Gezi protestolarının\ bir “değişim isteğinin ortaya çıktığını” gösterdiğini söyledi.

“AKP hükümeti bu değişim isteğine sırtını döndü” diyen Yüksekdağ, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarını “antidemokratik, otoriter bir tekçi rejim inşa etmeye” çalışmakla suçladı.

‘Türkler de kayda değer oranda oy verdi’

Figen Yüksekdağ, oy oranlarının yüzde 13,1’e yükselmesinde Türkler ve Kürt olmayan diğer Türkiye vatandaşlarının da önemli payı bulunduğunu söylerken, seçim başarısında iki önemli faktöre dikkati çekti. Yüksekdağ öncelikli olarak partilerinin, Türkiye’deki değişim isteği ve hareketiyle uyumlu olduğunu, ikinci olarak da “AKP’nin otoriterleşmesine” karşı Türk toplumunun gösterdiği tepki üzerinden “çoğulcu siyaset” yürüttüklerini açıkladı.

‘En canlı muhalefet merkezi HDP’

HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, seçim kampanyası boyunca parti olarak sergiledikleri performansın, HDP’yi Türkiye’deki en canlı muhalefet merkezi olarak öne çıkardığını savundu. Mevcut muhalefet partileri Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) ve Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) “statükonun ve geleneksel devlet siyaseti sınırlarının dışına çıkamadığını” iddia eden Yüksekdağ, bu partilerin Türk toplumunun yenilik ve demokrasi arayışına yanıt veremediğini savundu, “Biz cumhurbaşkanlığı seçim kampanyasından bu yana demokratik bir muhalefet, bir ana muhalefet alternatifi olabileceğimizi kendi hareketimizle ve cumhurbaşkanlığı seçiminde oluşturduğumuz başarıyla ortaya koymuş olduk” diye konuştu.

Yüksekdağ, CHP ve MHP’nin “siyasi iktidarla radikal hesaplaşma ve yüzleşme içine giremediğini, daha yüzeysel bir seçim kampanyası yürüttüğünü” savundu.

‘Türkiye Kürtler’in Parlamento'da olmasını istiyordu’

“Ben bu dönemde AKP hükümetinin çok esaslı bir yenilgi aldığını ve antidemokratik yaklaşımlarını kontrol etmek zorunda kalacağını düşünüyorum. AKP hükümetine çok esaslı bir cevap verilmiştir. Dur demek anlamına geliyor bu. Dur, bekle, kendine gel anlamına geliyor bu” diye konuşan Figen Yüksekdağ, seçmenin AKP hükümetine tek başına iktidar olma yetkisi vermediğini, parlamentoya Türkiye’deki bütün farklılıkların, ana blokların girmesini istediğini söyledi.

“AKP bu seçim sonuçlarından sonra dün konuştuğu gibi konuşamaz, davrandığı gibi davranamaz, düşündüğü gibi düşünemez. Böyle düşünse bile düşündüklerini uygulayamaz” diyen HDP Eş Başkanı Yüksekdağ, AKP’yi geçmişte sadece basın değil, yargı ve diğer bağımsız kurumları hükümete bağımlı hale getirmeye dönük operasyonlar düzenlemekle suçladı. Meclis’e 80 milletvekili sokan HDP’nin bu duruma bir daha izin vermeyeceğini söyleyen Figen Yüksekdağ, diğer muhalefet partileriyle de işbirliği yaparak, başta basın özgürlüğü olmak üzere, hiçbir özgürlüğün çiğnenmesine izin vermeyeceklerini kaydetti.

‘AKP hükümeti IŞİD’i Suriye’de taşeron olarak kullandı’

Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, AKP hükümeti için “Suriye’de tehlikeli planları ve oyunları devreye soktu” dedi, hükümetin geçmişte Suriye’ye müdahale ve işgal planları yaptığını savundu.

AKP’nin bu işi doğrudan yapamayacağını söyleyen Yüksekdağ, bunu “IŞİD’i bir taşeron gibi besleyerek” yapmaya çalıştığını iddia etti. Kendilerini “AKP’nin Suriye’yi işgal ve müdahale planlarına karşı en aktif tutumu alan parti ve siyasi güç” olarak tanımlayan Yüksekdağ, Kobani’de IŞİD’e karşı verdikleri mücadelenin, 7 Haziran seçimlerinde Kürt oylarının neredeyse tamamını almalarına vesile olduğunu söyledi.

‘Kürt milliyetçiliğine dayanan siyaset yapmıyoruz’


HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ ayrıca, “Bizler de HDP olarak dar, Kürt milliyetçiliğine dayanan bir siyaset yapmıyoruz. Halkları birleştiren, Türkiye’deki bütün ulusal farklılıkları, inançsal farklılıkları birleştiren, eşitlik hukuku temelinde bir araya getiren, ortak bir yurt temelinde bir araya getiren bir siyaseti savunuyoruz” derken, Türkiye'de halkın yeni bir sistem ve yaşam istediğini, “gerçek anlamda bir demokrasinin kurulduğu bir Türkiye istediğini” sözlerine ekledi.

Mutlu Çiviroğlu \ VOA