KONDA Genel Müdürü Ağırdır açıkladı: HDP barajı aşacak mı!

KONDA Genel Müdürü Ağırdır açıkladı: HDP barajı aşacak mı!
KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır HDP'nin barajı aşacağını yazdı.KONDA Genel Müdürü Bekir Ağırdır bugün T24'te yayınlanan yazısında HDP'nin barajı aşacağını ve parlamentoda 4 partinin yer alacağını yazdı.
Ağırdır'ın yazısından bazı bölümler şöyle:

Geçen hafta başına kadar Ak Parti kaynaklı bir bilgi dolaşımdaydı: Ak Parti yüzde 45’lerde dolaşıyordu ve HDP Diyanet tartışmaları nedeniyle potansiyel oyundan kaybetmeye başlamıştı. Sonra birden bire iki şey oldu:

Ak Parti oylarının yüzde 41 mertebesinde olduğu bilgisi yayılmaya başladı ve Ak Parti cenahında kendilerine dönük eleştirel yazıların sayısı ve dozu yükselerek yayınlanmaya başladı.

Anlaşılan şu, uçağın burnu düzelmiyor. Yine anlaşılan şu ki Ak Parti bu gerçeği önceden de biliyordu. Biliyordu ki Cumhurbaşkanı bile her türlü yasayı ve teamülü zorlayarak doğrudan kampanyaya dahil oldu. 400 milletvekili hedefiyle başlayan kampanyada hedef önce 330’a, sonra 300’e düşürülürken, şimdi 276 için neredeyse totem yapılacak hale gelindi. 

Artık şunu söylemek mümkün, HDP barajı aşacak ve 4 partili bir parlamentomuz olacak. Ak Parti oran itibariyle oy kaybederken diğer üç parti de az veya çok oy artıracak. HDP barajı geçecek oya ulaşırken, yanı sıra MHP’nin olası her bir puan oy artışında milletvekili sayısına bu oranların yansıması dramatik sonuçlar üretecek. Ama milletvekili dağılımı ve sayısı öngörmek gerek asimetrik siyasi rekabet nedeniyle gerekse de seçim aritmetiği ve hesaplama yöntemi nedeniyle sorunlu. 

Ak Parti devletin ve iktidar olmanın tüm olanaklarıyla, gerektiğinde hukuk, gerektiğinde siyasi etik dışına çıkarak yürüyor bir süredir. Ak Parti korku temelli bir söylem ve kampanya ile kendi taraftarını iyice kutuplaştırmaya ve lümpenleştirmeye çalışıyor. Diğer yandan kendi seçmeni dışında kalan toplumun diğer tüm kesimlerine karşı parlamenter sistemin tıkandığı, koalisyonun riskleri, çözüm sürecinin kesileceği gibi korkutmalar ve hatta tehditlerle yürünüyor.

Böylesine korku temelli bir siyaset izlendiğinde toplumun ne tepki verdiğini en iyi Ak Parti ve seçmeni bilirken, şimdi çaresizlikle bu yol izleniyor. Ak Parti’nin ve Erdoğan’ın da kendi seçmenini muhalifleri gibi anlamadığı ve yanlış değerlendirdiği görülüyor.

Ak Parti ve Erdoğan kendi tabanında başlayan sorgulamayı okuyamıyor, anlamlandıramıyor.*

Bu toplum on altı genel seçim yaptı ve yedi seçimde oylarıyla iktidar değiştirdi halbuki. Bu yedi değişikliğin dördünde devletin ve iktidarın baskıcı ve tehditkar gücüne karşı iktidar partisi değiştirildi. 1950’de Cumhuriyet’i kuran partiye karşı Demokrat Parti’ye, 1965’te darbeye ve yeni vesayete karşı Adalet Partisi’ne, 1973’te muhtıracı generallere karşı Ecevit’in CHP’sine, 1983’te darbeci generallere karşı Özal’ın ANAP’ına en yüksek oyu verdi toplum.

Herkesin gözü 7 Haziran akşamında nasıl bir tablo oluşacağında. Bana kalırsa kritik olan 7 Haziran akşamı oluşacak tablonun sayıları değil. Asıl kritik olan şey dört partinin de 8 Haziran sabahı oluşan tabloyu nasıl anlamlandıracakları, nasıl pozisyon ve tutum değişikliği yapacakları.

KAYNAK; YÜKSEKOVAHABER.COM