'Mehmet Görmez selâ talimatını 23.50'de verdi'

'Mehmet Görmez selâ talimatını 23.50'de verdi'
'15 Temmuz gecesi selâları Mehmet Görmez okutmadı' iddiası bugün Karar Gazetesi tarafından yalanlandı ve Görmez'in o geceki talimatları saat saat paylaşıldı.

Geçtiğimiz günlerde emekliye ayrılan eski Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, akıllara en çok da 15 Temmuz gecesi verdiği 'salâ' talimatı ile kazındı. Fakat Türkiye Gazetesi'nden Batuhan Yaşar, Mehmet Görmez'in 'salâ' talimatı vermediğini iddia etti.

Karar Gazetesi'nde ise bugün Görmez'in salâ talimatı verdiği saat ve dakika paylaşıldı.

"GÖRMEZ SALÂ TALİMATI VERMEDİ"

Batuhan Yaşar, dünkü köşesinde salâ okunması talimatını Mehmet Görmez'in değil, Şeref Malkoç'un Trabzon'dan aldığı bir telefon üzerine verdiğini yazdı:

Hürriyet'ten Abdülkadir Selvi yazdı.  O gece Mehmet Görmez'in MİT'te yemekte olduğunu öğrendik.  Ama olayın öznesi bu değil..  MİT'te olan Mehmet Görmez darbeyi eşi Hatice Hanımdan öğrendiğini söylüyordu.. Burada iyi niyet yok..  Çok açık MİT Müsteşarı Hakan Fidan hedefe konulmuş.. Peki Hakan Fidan kime karşı sorumlu? Mevcut kanuna göre Başbakan, değişen Anayasa'ya göre de Cumhurbaşkanı'na.. Dolayısıyla MİT Müsteşarı'nın öyle bir ortamda kimseye detay verme, şöyle oluyor, böyle oldu deme gibi bir zorunluluğu yok..

Darbe gecesi MİT'ten ayrıldıktan sonra yine anlattıklarından, Mehmet Görmez'in kızının evine gittiğini telefonunu kapattıktan sonra kartını ve bataryasını çıkardığını öğreniyoruz.. Telefon kapatılınca veyahut bataryası çıkartılınca ne olur?

1-Kimse size ulaşamaz..
2-Siz de kimseyi arayamazsınız..

Mesela X şehrinin müftüsünü arayacaksınız..  Numara nerede kayıtlı? Cep telefonunuzda.. Ama cep telefonunuz kapalı.. Burası çok önemli olduğu için tekrar yazıyorum: Ne arama yapabilirsiniz ne de size ulaşılabilir.. Başbakan Binali Yıldırım ve Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş da Görmez'i aradı ama telefonu kapalı çıkıyordu.. Öğrendiğimize göre Görmez'e saat 02.00 sularında ulaşılabilmiş.. Artık darbenin hissedildiği anlar başlamış, Başbakan Yardımcıları, bakanlar, bürokratlar Çankaya Köşkü'ne çoktan ulaşmıştı.. Yoğun bir telefon trafiği yaşanıyordu.. Başbakan'a bilgi veriliyor.. Bakanlar birbirlerini arıyordu.. Daha henüz sokaklar boştu.. F-16'lar göğü yırtarcasına uçuyordu.. İşte o anlarda Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç TBMM Başkanı İsmail Kahraman'ı aradı: -“Darbe oldu ne yapıyorsunuz?” İsmail Kahraman'dan şu cevabı aldı: -“Abdestimi aldım TBMM'yi açmaya gidiyorum…”

"SALA FİKRİ TRABZON'DAN..."

Saatler 23.00'ü gösterirken Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Şeref Malkoç'a Trabzon'dan bir telefon geldi: -“Milleti harekete geçirelim.. Camilerden ezanlar, salalar okutalım.." Öğrendiğimize göre, Şeref Malkoç vakit geçirmeden önce Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'u ardından da Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'ı aradı.. Her iki Bakana da Trabzon'dan gelen “salalar okunsun.. millet harekete geçirilsin” teklifini iletti.. “Çok iyi olur.. Diyanet İşleri Başkanımıza söyleyelim hemen” cevabını aldı.. Ama Mehmet Görmez'in telefonu kapalıydı.. Ama ezanların, salaların da hiç vakit geçirilmeden okunması gerekiyordu.. Peki Diyanet teşkilatını kim harekete geçirecekti? Şeref Malkoç hemen 1 milyon üyesi bulunan Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın'ı aradı.. Zaten irtibat hâlindeydiler: -“Nasıl yaparız.. Bu işi hemen halletmemiz lazım” dedi.. Daha henüz Cumhurbaşkanı TGRT ve diğer haber kanalları ile ‘Face-Time' bağlantısını yapmamış.. Memur-Sen Başkanı Ali Yalçın anında Diyanet-Sen ile irtibata geçti.. Ardından bütün Türkiye'ye Diyanet-Sen tarafından şu SMS mesajını gönderiyordu: “Camileri açın, ezan ve salalar okuyun.. Milleti sokağa çağırın..” İşte saatler tam 23.31'i gösterirken bütün camilerden ezanlar, salalar okunmaya başladı.. Ayrıca Ülke TV'den Turgay Güler de benzer çağrıları defalarca yapmıştı.. O ezan sesinin stüdyomuza ulaştığı anı hatırlıyorum.. Bir anda moralimiz yerine gelmişti.. Kameraman arkadaşlarımın gözlerinin içi parlamıştı.. Tepemizde sonic patlamalar yapan F-16'larla ilk mücadele işte böyle başlamıştı..

KARAR GAZETESİ SAAT ve DAKİKA PAYLAŞTI

Karar Gazetesi, internet sitesinde bugün, "Eski Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez'e görevden ayrılmadan öncesinden başlatılan karalama kampanyası sosyal medya üzerinden yapılan iftiralarla sürdürülüyor" ifadeleri ile başlayan bir haber yayınladı. Haberde Batuhan Yaşar'ın köşe yazısı anılmadan eleştirildi. Haberde TBMM 15 Temmuz Darbe Girişimini Araştırma Komisyonu'nun raporunda Görmez'in 23.50'de 85 bin camide salâ okunmasına yönelik talimat verdiği belirtildi.

İşte haberde yer alan ayrıntılar:

Buna göre, saat 22.45'te dönemin Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in talimatıyla Başkanlıkta Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Emin Özafşar'ın koordinesinde Strateji Geliştirme Daire Başkanı Doç. Dr. Mustafa Sarıbıyık, Yönetim Hizmetleri Genel Müdürü Vekili İsmail Palakoğlu, Özel Kalem Müdürü Oğuzhan Dinler, Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Halil Erdoğan, Daire Başkanı Yıldıray Kaplan'dan oluşan bir kriz masası hazır hale getirildi.

Saat 23.00'te Görmez'in talimatıyla 120 bin Diyanet personeline yönelik bir çağrı mesajı metni hazırlanması kararlaştırıldı. Saat 23.50'de Görmez Hoca'nın 85 bin camide salâ okunmasına yönelik talimatının yer aldığı çağrı metni tüm basın kuruluşlarına gönderildi. Söz konusu çağrı aynı anda Başkanlığın web sayfasında ve sosyal medya hesaplarından yayınlandı. İlk selalar 00.13'ten itibaren okunmaya başlandı.

"DİYANET TV'DE FETİH SURESİ YAYINLANDI"

Ayrıca Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın halkı meydanlara daveti, okunan her salâdan sonra minarelerden ilan edildi. Diyanet TV ve Diyanet Radyo da halkı darbe girişimi konusunda yönlendiren yayınlarını gece boyunca sürdürdü. Diyanet TV'nin yayın akışı değiştirilerek Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın salâ talimatı ve Kur'an tilaveti (Fetih Suresi) ekrana getirildi. Bu yayın aralıksız olarak sürdürüldü. Bununla da yetinmeyen Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Mehmet Görmez, gece yarısından sonra televizyon kanallarının canlı yayınlarına telefonla bağlanarak, halkın darbe karşıtı motivasyonunu pekiştirici açıklamalarda bulundu.

KAYNAK: TİMETÜRK