Van'da turizm yeni bir boyuta taşınacak!
- Van Ticaret ve Sanayi Odası (VANTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva ve Yönetim Kurulu üyelerinin büyük çabalarının da etkisiyle Van'a kazandırılan İMEAK Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği hizmete başladı. Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği'nin resmi açılışı geçtiğimiz günlerde Gümrük ve Ticaret Bakan Yardımcısı Fatih Çiftci'nin de katıldığı programla yapıldı. Yoğun gündem arasında kaybolan ve çok fazla gündemde kalmayan Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği'nin aslında kalabalık gündem arasında kaybolmayacak kadar büyük bir önemi bulunuyor. Van için önemi büyük olan İMEAK Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği'nin ilk hedefi Van turizmini ve Van Denizi'ni hak ettiği noktaya taşımak...
Bir süre önce açılışı yapılarak hizmet vermeye başlayan İMEAK Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği, özellikle turizm konusunda çeşitli projeleri hayata geçirmeyi ve bu şekilde kent turizmini farklı bir boyuta taşımayı planlıyor. Deniz taşımacılığı, nitelikli kaptanlar yetiştirme gibi bir dizi çalışma programı olan Temsilcilik, projelerini hayata geçirerek kent turizmine katkı sunmak amacında.
“KATKILARI BÜYÜK OLDU”
VAN TSO Başkanı Necdet Takva, Deniz Ticaret Odası Temsilciliği’nin Van’a kazandırılması için Başbakan Binali Yıldırım’ın büyük emekleri, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile Deniz Ticareti Genel Müdürü Cemalettin Şevli'nin de yine büyük katkıları, oda olarak kendilerinin de ısrarlı takip ve taleplerinin bulunduğunu belirtti. Oda temsilciliğinin Van'da açılması için dönemin Ulaştırma Bakanlığı görevinde bulunan Başbakan Binali Yıldırım’ın odayı ziyaretinde konuyu kendilerine ilettiklerini ve o dönem Yıldırım'ın da gerekli talimatları verdiğini anlatan Takva, “Bugün gelinen noktada Deniz Ticaret Odası temsilciliğini Van'a kazandırmış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz” ifadelerini kullandı.
"TEMSİLCİLİĞİN AÇILMA SÜRECİ"
İç deniz statüsünde olan Van Gölü'nden daha fazla faydalanılması ve eskiden gölden elde edilen rantın yeniden sağlanabilmesi amacıyla Deniz Ticaret Odası Temsilciliği'nin açılması fikrinin hasıl olduğunu anlatan Takva, temsilciliğin açılması sürecini şu şekilde anlattı; “18. yüzyıldan başlayarak taki 19. yüzyılın sonlarına kadar Van Gölü'nün bir kapalı havza olduğu gerçeğini biliyoruz. Dünyanın 4. büyük gölünün, dünyanın ve Türkiye'nin en büyük sodalı gölünün bizim hayatımızda ne kadar kıymetli bir anlam taşıdığını, hepimizin önemli bir farkındalıkla ortaya koyması lazım. Bu bilinçle biz göreve geldikten sonra, yani 2013 yılının Haziran ayından sonra, kentsel politikalar içerisinde belirlediğimiz temel hedeflerimizden bir tanesi de; Van'ın bir deniz kenti olduğu olgusunu ön plana çıkarmaktı. Bu yönde bir çabamız oldu, bir politika geliştirdik. Dediğim gibi 18. yüzyıldan başlayarak taki 19. yüzyılın sonlarına doğru Van Gölü bir kapalı havza olarak ve özellikle hem deniz ticaretinin yoğun olarak uygulandığı bir değer hem de ekonomik katma değeri çok yüksek bir şekilde havzada oturan insanlar tarafından, aktörler tarafından değerlendirilmiş. Yüzden fazla yelkenlinin bulunduğu, Van Erciş, Van Ahlat, Van Adilecevaz, Van Tatvan yerleşimlerine ve adalar üzerindeki tarihi değerlere, oradaki yerleşimlere (6 tane adamız var, altısı da bir yerleşim alanı aslında) deniz taşımacılığı yapılmış. Dolayısıyla o eskiden elde ettiğimiz göl rantını bizim tekrar güncel hale gelitirip, kapalı havza bile olsa bundan yeterince yararlanabilmenin koşullarını oluşturmamız gerekiyordu. Bunun ötesinde bizim ticari potansiyel olarak da, kavramsal olarak da Van'ın bir deniz kenti olduğu ve bu denizden de yeterince yararlanabilmenin koşullarını oluşturabilmemiz gerekiyordu. Türkiye olarak 3 tarafı denizlerle çevrili bir kara parçasıyız. Anadolu böyle bir coğrafya. Ama bununla beraber bir iç deniz statüsünde tanımlanmış bir Van Gölü'müz var. Yasal olarak da bu böyle. Tabi dediğim gibi denizden yararlanmanın koşullarını oluşturmak gerekiyordu. Bunun için de Deniz Ticaret Odası Temsilciliği'nin kentimize katkıları olacağını düşündük. Biz de bu anlamda mücadele verdik.”
“TEMASA GEÇİLDİ VE UZUN UĞRAŞLAR SONUCU TEMSİLCİLİK AÇILDI”
Oluşan fikirlerin ardından temas aşamasının başladığını belirten Takva, temsilciliğin açılma süreci anlatımlarını şu şekilde sürdürdü; “Türkiye'de iki yerde, Mersin ve İstanbul'da Deniz Ticaret Odası var. Biz İstanbul Marmara Deniz Ticaret Odası ile temasa geçtik. Dedik ki; Van Gölü bir iç denizdir ve bu iç denizde az da olsa, göreceli de olsa, niceliksel olarak yetersiz de olsa bir deniz ticareti var. Taşımacılık var, balıkçılık var. Bu anlamda bizim bu faaliyetleri sürdüren üyelerimiz olmasa bile bunları üye statüsüne kavuşturabilecek bir yapıya ihtiyacımız var. Bir girişimde bulunduk ve dedik ki Van'da Deniz Ticaret Odası kuralım ya da bu mümkün olmasa bile, sayısal olarak böyle bir yeterliliğimiz olmasa bile bir temsilcilik oluşması, Van'ı bir deniz kenti olması konusunda kurumsal bir alt yapıya kavuşturmuş olacak. En azından bir başlangıç yapılmış olunacak. Girişimlerde bulunduk ve diplomatik ilişkilerimiz uzun sürdü aslında. Sonra Deniz Ticaret Odası bu konudaki görüşünü Odalar Birliği'ne sordu. Biz Odalar Birliği Başkanı Sayın Rifat Hisarcıklıoğlu ile yaptığımız görüşmede bunun yönetimden mutlaka olumlu bir şekilde çıkması gerektiğini ve Van'ın Deniz Ticaret Odası Temsilciliği ile karşılıklandırılması gerektiğini ifade ettik. Sağolsunlar Yönetim Kurulu bu konuda samimiyetle davrandı. Biz bu arada Deniz Ticareti Genel Müdürü, bizim hemşehrimiz Cemalettin Şevli ile görüşmeler yapıyorduk. Hakikaten Cemalettin Bey de orada hem İstanbul Marmara Deniz Ticaret Odası temsilcileri ile, hem Odalar Birliği nezdinde yaptığı görüşmelerle bu talebin biran önce hayata geçirilmesi konusunda bize destek sağladı. Belli bir aşamaya geldi o dönemde aslında. Odalar Birliğinin uygun görüşü, Deniz Ticaret Odası yetkililerinin odamızı ziyareti... Tabi Ticaret ve Sanayi Odasının bu işe destek vermesi, lojistik sağlaması, ofis tahsis etmesi durumunda kuruluşunun daha kolay olacağı yönünde bir talepleri oldu. Biz bu talepleri yönetim kurulumuzda kabul ettik ve dedik ki; biz bunu isteyen tarafız ve dolayısıyla bunun oluşabilmesi için elimizden gelen her türlü çabayı harcayacağız ve Deniz Ticaret Odasına da, 'sizin burada oda temsilciliği kuracağınız irade beyanı yeterli, biz alt yapısını oluşturacağız' taahhüdünde bulunduk. Biz o hazırlıkları da yaptık, taahhütlerimizi de verdik. Dedik ki 'bu karar sizin meclisinizde onaylansın, müteakip biz ilgili ofis, alt yapı, tüm donanımı ile Van Ticaret ve Sanayi Odası olarak buna hazırız' dedik. Onlar da bu çerçevede süreçleri başlattılar. Tabi temsilciliğin açılmasında katkılardan en önemlisinden biri de şöyle gelişti; 1 – 1.5 yıl önce, şuanki Başbakanımız, o zaman Ulaştırma Bakanımız Sayın Binali Yıldırım, Dönemin İçişleri Bakanı Sayın Efkan Ala ile birlikte odamızı ziyaret ettiler. O ziyaret esnasında biz bunu dile getirdik, Cemalettin bey de vardı o toplantıda. Tabi Ulaştırma Bakanı olması ve deniz ticaretini de örgütleyen bakanlık olması hasebiyle dönemin Ulaştırma Bakanı, şimdiki Başbakanımız o zaman bize söz verdi ve dediki 'tamam, Deniz Ticaret Odası Temsilciliği kurulması için ben talimatlarımı veriyorum, Van bir deniz kentidir, dolayısıyla buraya oda temsilciliği kurulması uygundur, ben onaylıyorum' dedi. Sağolsunlar onların da desteği ile bu çalışmalar sonucunda nihayet Deniz Ticaret Odası, kendi meclisinde bu konuyu onayladı ve bize geri dönüş yaparak olurunu verdi. Başbakanımız Binali Yıldırım, Cemalettin Şevli, Odalar Birliği, İstanbul Marmara Deniz Ticaret Odasının katkılarıyla biz Van'a, Deniz Ticaret Odası Temsilciliğini kazandırma şansını yakaladık. Temsilci olarak da bizim burada deniz ticareti ile uğraşan, yat imal eden, tekne imal eden, bu işlerle ilgili bir arkadaşımız, aynı zamanda İstanbul Marmara Deniz Ticaret Odası üyesi olması hasebiyle gönüllü olarak Nevzat bey bu işi üstlendi. Ve temsilciliğimiz açıldı, hizmete de başlamış oldu.”
“ÖNEMLİ AVANTAJLAR SAĞLAYACAK”
Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliğinin, deniz kenti olma yolunda Van'a büyük katkılarının olacağını anlatan VANTSO Yönetim Kurulu Başkanı Necdet Takva; “Temsilciliğimiz kent için çok önemli avantajlar sağlayacak. Göl kıyısında çok sayıda tekne ve deniz aracı var. Temsilciliğimizin katkıları ile, Van’da balıkçılığın, denizciliğin ve taşımacılığın önü açılacak. Van Gölü'nü artık gerçek anlamda bir iç deniz gibi kullanmak adına önemli adımlar atılacak. Temsilciliğin açılmasının ardından; 01.01.2017 tarihi itibari ile Van Denizi üzerinde faaliyet gösteren deniz araçlarının ÖTV'siz yakıt kullanma imkanını biz kazanmış olduk. Yani Liman Başkanlığına kayıt yaptıranlar bu imkandan faydalanabiliyor. Biliyorsunuz bu başkanlık Tatvan'da, aslında biz bu Liman Başkanlığı'nın da Van'a alınmasını istiyoruz. Van'ın bir deniz kenti olması hasebiyle tüm kurumsal alt yapısını oluştursun istiyoruz. 18. yüzyıldaki Van deniz ticaretinin çok daha üst düzeyde aktif hale gelmesini, burada faaliyet gösteren işletmelerin, teknelerin, araçların ÖTV'siz yakıtla elde edecekleri uygun maliyetle taşımacılık faaliyetlerini çok üst düzeye taşısınlar istiyoruz.” diye konuştu.
“ASLINDA VAN'A BİR ODA KAZANDIRDIK”
Takva, Temsilciliğin önemine vurgu yaparken de şunları söyledi; “Baktığımız zaman aslında Van'a bir oda kazandırdık demektir. Türkiye'de iki tane Deniz Ticaret Odası var. Ve Van'da da Deniz Ticaeret Odası Temsilciliği var. Yani bu küçümsenecek bir durum değil. Bu önemli bir konu. Bunu başardığımız için kendimizi de çok mutlu hissediyoruz. Bizim Van Denizine kurumsal alt yapı itibari ile belki de kazandırabileceğimiz, ticari potansiyelini canlandırabileceğimiz yaptığımız en önemli faaliyetlerden bir tanesidir bu çalışma. Bu tarihe geçecektir, böyle anılacaktır.”
“DENİZ KENTİ ALGISINI YERLEŞTİRMEMİZ LAZIM”
'Van'ın bir deniz kenti olduğu' algısını topluma yerleştirmek gerektiğine vurgu yapan Takva şöyle devam etti; “Halkımızın da 'Van bir deniz kentidir' algısını içselleştirmesi lazım ve bu çerçevede yüzünü denize dönmesi lazım. Van bir deniz kentidir. Deniz Ticaret Odası Temsilciliği de bulunan önemli bir merkezdir. Ticaret Odası'nın girişimleri, ısrarlı talebi ve karar vericilerin de uygun görmesi sonucunda kentimize bu oda temsilciliğini kurmuş olduk. Umuyor ve diliyorum ki; Van'da bir gün Deniz Ticaret Odası da kurulmuş olsun. Ama tabi bu, sektördeki dinamizme bağlıdır. Buradaki tüm aktörlerin deniz ticareti konusundaki hassasiyetine bağlıdır. Deniz ticareti ile uğraşan aktörlerin sayısına bağlıdır. Ama bir gün olacaktır, ben buna inanıyorum. Belki biz bunu görmeyiz ama Van denizi üzerinde yelkenlilerin, motorların, feribotların, yatların, deniz otobüslerinin olduğu bir zaman olacaktır. Ticari işletmeler, sektördeki temsilciler bir gün biraraya gelir, taleplerini bir üst düzeye taşır, artık Van'da bağımsız bir Deniz Ticaret Odası'nın, bir iç denizde kurulmasının alt yapısını oluştururlarsa biz de bundan büyük bir memnuniyet duyarız. Kendimizi şanslı hissederiz. Bu koşullarda biz yapabileceklerimizi yaptık. Bana göre bu çok önemli bir iştir. Bir ilde Ticaret Odası, Sanayi Odası, Borsa kurmak gibi bir karşılığı olan bir çalışmadır bu. Umuyor ve diliyorum ki Van'da ki mülki idare, yerel yönetimler, belediyeler, kurumlar, denizden, deniz ticaretinden çok daha etkin bir şekilde yararlanabilmenin alt yapısını oluştururlar. Ki, Deniz Ticaret Odası Temsilciliği de kısa sürede odaya dönüşür. Dolayısıyla artık bir aktör haline gelir. O sektörde faaliyet gösteren balıkçılarımız, taşımacılarımız, ticaret erbabımız, turizm faaliyeti yürüten işletmelerimiz de bundan etkin şekilde yararlanır, maliyetlerini düşürürler. Van Denizi işte 18. yüzyılda olduğu gibi yüzlerce teknenin, yatın, deniz otobüsünün, yelkenlinin olduğu, ulaşımdan taşımacılığa kadar yoğun bir ticaretin olduğu bir iç denize dönüşür diye umuyor ve diliyorum.”
“VAN GÖLÜ DÜNYANIN İLGİSİNİ ÇEKEBİLECEK BİR POTANSİYELE SAHİP”
Van Gölü'nün, sahip olduğu özellikler itibari ile her zaman dünyanın ilgisini çekebilecek bir yapıya sahip olduğuna vurgu yapan Takva; “Van Gölü havzası aslında dünyanın ilgisini çeken bir potansiyele sahiptir. Van Denizi endemik bir denizdir. İçinde yaşayan Van Balığı itibari ile de endemiktir. Bu nedenle her zaman dünyanın ilgisini cezbedebilecek bir potansiyeli barındırdığını, suyunun şifalı olduğuna inanan biriyim. Çağrılarımız hep bu yöndedir. 'Van Denizinde yüzmeden, ruhunuzu iyileştirmeden ölmeyin' gibi bir çağrımız var. Dolayısıyla coğrafik yapısı ve iklim koşulları itibari ile yaz aylarında belki de dünyanın en rahat tatilinizi geçirebileceğiniz merkezlerden birtanesidir burası. 40 derecelerde bunalan insanların yayla serinliğinde tatillerini geçirebilecekleri, denizinden, kumundan, güneşinden, sahilinden yararlanabilecekleri, adalarında bulunan tarihsel değerlerine erişim sağlayabilecekleri bir potansiyel olarak değerlendirdiğimizde Van Denizi aslında insanların zaman geçirebilmelerine imkan sağlayan çok önemli bir alt yapıya sahiptir. Yani dünyanın en büyük sodalı gölünden bahsediyoruz, suyunun şifasından, sahillerinden, koylarından bahsediyoruz. Bizim bile halen keşfetmediğimiz Van Denizi koyları var. Bunları rahatlıkla turizme kazandırmak mümkün olabilir. Ama bunların bir ulaşım alt yapısına da ihtiyaç var. İşte ÖTV'siz akaryakıt bu anlamda çok önemli bir maliyet avantajı sağlayacak. Ben inanıyorum ki birkaç yıla kadar deniz araçlarını park edebileceğimiz marinalara gölde çok daha ihtiyaç duyacağız. Özellikle Van Denizi havzasında bulunan yerel yönetimlerin deniz ulaşımı üzerinden yolcu taşımacılığını ön plana çıkaracak, mesela Edremit YYÜ arasında, Edremit Van İskelesi arasında, keza Ahlat, Adilcevaz, Tatvan arasında çok daha hızlı erişim sağlayacak deniz araçlarıyla bu işi beslemeleri gerekiyor. Bu işe sahiplik etmeleri gerekiyor. Yani kıyıdaki yerel yönetimlerin, kıyıdaki yerleşim yerlerine ulaşımı deniz üzerinden yapmalarının önünde hiçbir engel kalmadı. Bu anlamda arkamızı değil, yüzümüzü Van denizine dönmemiz lazım.” ifadelerini kullandı.
TURİZMCİLERE ÇAĞRI
Turizimcilere de çarıda bulunan Takva; “Biz kendi çerçevemiz içerisinde olanı yapıyoruz, turizmciler de, Van'ın kaleler kenti olmasının ötesinde Van denizini de ön plana çıkaran bir perspektifle turlarını yapmalarında fayda var. Onlara da bu vesile ile çağrıda bulunuyorum. Yine şehir otellerinin, Van Gölü sahillerinden etkin bir şekilde yararlanmaları yönünde, müşterilerini yönlendirmeleri çok önemli. Kentimizde mülki idareden yerel yönetimlere, odasından esnafına kadar hepimizin bu denizin bize sağlayabileceği ekonomik değeri keşfedebilmemiz lazım. Yani en önemli konulardan biri de bu işe el atmaktır. Deniz ulaşımını ön plana çıkaracak projelerin hayata geçirilmesi önemlidir” diye konuştu.
ÖTV'SİZ YAKIT
Üzerinde 200'e yakın gemi ve su aracının faaliyet gösterdiği belirtilen Van Gölü’nde, Temsilcilik vasıtasıyla deniz taşımacılığı da geliştirilmek isteniyor. İç Deniz konumundaki Van Gölü'nde taşımacılık sektörünü geliştirme çabası içinde olacaklarını, sektörün ÖTV'siz yakıt kullanma olanağına kavuştuğunu belirten İMEAK Deniz Ticaret Odası Van Temsilcisi Nevzat Aydın ise; “Bu çok önemli bir durum. Çünkü bölgede bulunan teknelerin en büyük giderini yakıt oluşturuyor” dedi. Van'ın coğrafi konumu itibariyle turizme açık bir kent olduğunu ancak bu potansiyelini yeteri kadar değerlendiremediğini dile getiren Aydın; “İMEAK Deniz Ticaret Odası'na bağlı olarak Van Ticaret ve Sanayi Odası bünyesinde faaliyet yürütmeye başladık. Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliğimizin kente faydalarını, katkılarını önümüzdeki süreçte çok daha iyi göreceğiz. Odanın sağladığı imkanlarla geçmişle bugün arasında mukayese yapma şansımız olacak.” diye konuştu. AYDIN:
“İLK HEDEF VAN GÖLÜ'NÜN TURİZME KAZANDIRILMASI”
İMEAK Deniz Ticaret Odası Van Temsilcisi Nevzat Aydın, ilk hedeflerinin Van Denizini turizme kazandırmak olduğunu söyledi. Aydın konuya ilişkin şöyle konuştu; “Birinci hedefimiz Van Denizi'nin turizme kazandırılmasıdır. Çünkü, bu ilk hedefimizi gerçekleştirdiğimiz zaman hem istihdama hem de işletmelere çok büyük yatırımlar yapılacaktır. Bu yatırımların yapılması demek, sadece deniz etrafındaki işletmelerin çalışması anlamına gelmiyor. Bununla beraber Van merkezinin de daha cazip hale gelmesi sağlanacak.”
“VAN TURİZMİNİ FARKLI BOYUTA TAŞIYACAĞIZ”
Oda temsilciliği olarak ikinci hedeflerinin ise Van turizmini farklı bir boyuta taşımak olduğunun altını çizen Aydın; “İkinci aşamada tekne turları düzenleyerek Van turizmini farklı bir boyuta taşıyacağız. Tekne turları ile bütün koylara gideceğiz. Sahildeki işletmelerde konaklama yapmak şartıyla turlar düzenleyeceğiz. Bu da beraberinde yeni işletmelerin açılmasını, yeni istihdamların sağlanmasını getirecektir.” ifadelerini kullandı.
“YÜZÜMÜZÜ VAN GÖLÜ'NE DÖNECEĞİZ”
İMEAK Deniz Ticaret Odası Van Temsilcisi Nevzat Aydın, Van için güzel çalışmalar yapacaklarını anlatırken, ilk yapmaları gereken şeylerden birini de şu şekilde özetledi; “Gerçekten ilk yapmamız gereken çalışmalardan birisi de Van Gölü'ne sırtı dönük olan Van halkının yüzünü Van Gölü'ne çevirmesini sağlamaktır. Eğer biz bunu toplumda sağlarsak, bu durum yapacağımız bütün çalışmalarda bize büyük bir moral, büyük bir katkı olacaktır.”
ÇİFTCİ NE DEMİŞTİ?
Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği açılışına katılan Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Bakan Yardımcısı Fatih Çiftçi de, Deniz Ticaret Odası Temsilciliği'ne ilişkin şunları söylemişti; “Başbakanımızın talimatıyla açılan Deniz Ticaret Odası Van Temsilciliği Van için önemli avantajlar sağlayacaktır. Mesela en önemlisi deniz araçlarının ÖTV’siz mazot kullanmaları meselesi. Bu durum Van’da denizciliğin, balıkçılığın, deniz taşımacılığın önünü açacaktır. Bu nedenle Deniz Ticaret Odası Temsilciliği, Van için çok ciddi bir yatırım, çok ciddi bir temsilcilik olacaktır. Bu, Van denizinde hem balıkçılığı geliştirecek, hem de denizde daha fazla imkan ve istihdam oluşturacak. Ayrıca ÖTV’siz yakıt kullanımı da bu anlamda ciddi bir katkı verecektir. Burada inşallah bu kültür daha da gelişecek, az kullandığımız Van Gölü'nü daha çok kullanacağız. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum, hayırlı uğurlu olsun.”
HABER: Umut TARHAN
KAYNAK: PRESTİJ GAZETESİ