Van Barosu'ndan flaş Dokunulmazlık açıklaması

Van Barosu'ndan flaş Dokunulmazlık açıklaması
VAN'da toplanan Doğu ve Güneydoğu Bölge Baroları, bölgede yaşanan olaylar, Miletvekili dokunulmazlıkların kaldırılması ve Kürt sorunu ile ilgili açıklama yaptı. Açıklamada, "Dokunumazlıklar sadece aleyhine düzenleme yapılan HDP'yi etkilemeyecek, bütün siyasal alanı tıkayacak ve maalesef Kürt meselesini derinleştirerek geleceğe taşıyacaktır" denildi.

Van'da bir araya gelen Bölge Baroları, bölgede yaşanan olaylar, miletvekili dokunulmazlıkların kaldırılması ve Kürt sorunu ile ilgili Fekiye Teyran Parkı'nda açıklama yaptı. Açıklamayı Bölge Baroları adına okuyan Van Baro Başkanı Murat Timur, Diyarbakır Barosu Başkanı Avukat Tahir Elçi dosyasında bugüne kadar hiçbir mesafenin kat edilmediğini söyleyerek şöyle konuştu:

"28 Kasım 2015 tarihinde karanlık bir olayla katledilen Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Tahir Elçi dosyasında bugüne kadar hiçbir mesafe kat edilmemiş ve soruşturma makamlarının çalışmaları başta ailesi ve biz meslektaşları olmak üzere hiç kimseyi tatmin etmemiştir. Yürüttüğü insan hakları mücadelesi ve barış çabaları ile sembol olan Tahir Elçi'ye yönelik bu cinayetin faili meçhul kalması konusunda siyasi iradenin ve yargının ciddiyetsiz tutumunu kabul etmeyeceğimizi bir kez daha yineliyoruz."



"HİÇ KİMSE GÜVENDE DEĞİL"

Temmuz 2015'te başlayan çatışmalı sürece ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Baro Başkanı Murat Timur, "Temmuz 2015'ten beridir başlayan çatışmaların olumsuz sonuçları dönüşü olmayacak şekilde büyümekte, bir yandan başta yaşam hakkı olmak üzere ağır hak ihlalleri konusunda toplumda bir yandan büyük bir kayıtsızlık oluşmakta, öte yandan barışa dair ümit gün geçtikçe tükenmektedir. Sokağa çıkma yasağı ilan edilen ve çatışmalarla ya da sonrasında kamu otoritesi eli ile yıkılan yerleşim imarı, toplumun rehabilite olması, yaşama tutunması bu koşullarda mümkün değildir. Sadece çatışma ve operasyonlarla boşalan yerleşim yerleri değil neredeyse her kentimiz, köyümüz, sokağımız büyük bir tehlike altında iken hiç kimsenin ama hiç kimsenin güvende olamayacağı Diyarbakır'ın Tanışık köyündeki katliamla bir kez daha anlaşılmıştır. Bu hal sürdürülebilir bir hal değildir ve unutulmamalıdır ki, masumların kurban edildiği bir zafer asla zafer değildir" dedi.

"DOKUNULMAZLIK SADECE HDP'Yİ ETKİLEMEYECEK"

Milletvekillerinin dokunulmazlıkları konusunda da açıklama yapan Timur, konuşmasını söyle sürdürdü:


"Kürt meselesi siyasal bir sorundur ve ancak siyaset kanalları açık tutularak ve bu yolda ısrarcı olunarak çözülecek bir meseledir. Bütün sorunlu yapısına rağmen Türkiye'de, sorunların çözümün en meşru yolu da siyasettir. Dokunulmazlık konusunda TBMM'ce yapılan düzenleme ile siyaset kurumu, siyasal alanı bile bir sorun haline getirmiş ve varlık sebeplerini inkar etmiş, kendi özgürlük alanında gönüllü vazgeçme ile bu alanı yargıya teslim etmiştir.

Milletvekili dokunulmazlığı konusunda objektif ölçüler ortaya konmadan, demokratik değerler dikkate alınmadan günlük siyasal hesaplarla, ötekileştirme ve karşıtlık üzerinden düzenleme yapılması, sadece aleyhine düzenleme yapılan HDP'yi etkilemeyecek, bütün siyasal alanı tıkayacak ve maalesef Kürt meselesini derinleştirerek geleceğe taşıyacaktır. Kürt meselesi, bugün yaşanan siyasal krizin ve toplumsal ayrışmanın temel sebebidir. Yine siyasal taleplerin yargı eliyle bastırılmasının sonuçları 1994'te DEP'li milletvekillerinin dokunulmazlıklarının kaldırılması kötü tecrübesi, siyasal ve toplumsal sonuçları ortadadır. Buna rağmen, dün tam bir siyasal mühendislik örneği ile TBMM'de alınan karar ile siyasetten bölünmüş ve ayrışmış toplumsal kesimleri çatışmaya sevk edecek ve herkesin kaybedeceği tehlikeli bir oyun oynanmıştır. Biz Doğu ve Güneydoğu Bölgesi Baroları olarak, Kürt meselesinin şiddetle, siyasal yargılamalarla ve cezaevlerinde tehdit yoluyla çözülemeyeceğini yakın tarihte tecrübe edilerek görüldüğünü hatırlatmak istiyoruz. Kürt meselesinin çözümü siyaset, siyasetin etkinliğinin yolu daha fazla özgürlüktür" dedi.