Dünyada sadece Van Gölü’nün tuzlu ve sodalı suyunda yaşayabilen Van Balığı, diğer adıyla İnci Kefali için önümüzdeki ay av yasağı başlayacak. Son birkaç yıldır düzenli olarak 15 Nisan -15 Temmuz tarihleri arasında uygulanan av yasağı ile, Van Balığının sayısının arttığı, boyunun da uzadığı belirtiliyor. Her açıdan büyük önem taşıyan balığın korunması noktasında, av yasağı önemli bir işlev görüyor.

VAN BALIĞININ EKONOMİYE KATKISI

Van Gölü havzasında yer alan tüm yerleşim yerleri ile Hakkâri, Muş, Ağrı illerinde de satışa sunulabilen Van Balığı, binlerce ailenin geçim kaynağı durumunda.

Araştırmalara göre, havzada bulunan yaklaşık 15 bin ailenin geçimini sağladığı Van balığı, yıllık ortalama 14-15 milyon dolarlık bir ciroya sahip. 

Bu da Van başta olmak üzere, havza ve bölge ekonomisine büyük katkı sağlıyor.

KORUMA ÖNLEMLERİ

Özellikle üreme döneminde daha önce gelişi güzel yapılan avcılık nedeniyle balığın nesli tehlikeye girince, Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi’nin girişimleri ile belli bir dönem av yasağı uygulanmaya başlandı.

15 Nisan-15 Temmuz tarihleri arasında uygulanan avlanma yasağı ile birlikte önemli sonuçlar elde edildi.

“TEDBİRİ ELDEN BIRAKMAMAK LAZIM”  

Van Balığı için devreye girecek olan av yasağına dikkat çeken Van YYÜ Su Ürünleri Fakültesi Öğretim Üyesi Dr. Mustafa Akkuş, gazetemize yaptığı açıklamada, tedbiri elden bırakmamak gerektiğini söyledi.

Van Gölü için Van Balığının önemine değinen Akkuş, “Van Gölü eşsiz bir ekosistem ve İnci Kefali de bu ekosistemin adeta ruhu gibi. İnci Kefalini bu ekosistemden çekersek göl âdeta bir çöl gibi olur. O nedenle koruma tedbirlerini elden bırakmamak gerekiyor” dedi.

SORUNLARIN BİRİNCİSİ

Bölgedeki sorunlar tanımlanırken birinci sıraya Van Balığını koruma konusunu almak gerektiğini ifade eden Akkuş, şunları söyledi:

“Bu nedenle bölgemizin öncelikli sorunlarını tanımlarken, inci kefalini koruma sorumluluğunu birinci sıraya koymamız gerekmektedir. Çünkü dünya var olduğu günden itibaren İnci Kefali gibi doğal kaynaklar hiç bu kadar insanoğlunun tehdidine maruz kalmamıştı. Eski kayıtları okuduğumuzda ya da bölgemizdeki yaşlı insanlar ile konuştuğumuz zaman, Van Gölü'nün etrafında büyük ormanlar olduğunu anlıyoruz. Fakat günümüzde bu ormanlardan hiçbir eser kalmamış. Bu gün İnci Kefalini korumazsak, bu gün Van Gölü'nün etrafındaki ormanlardan nasıl bir hayal gibi bahsediyorsak, inci kefalinden de aynı şekilde bir hayalmiş gibi, ‘eskiden bu gölde bir balık varmış’ diye bahsetmek zorunda kalırız.”

VAN BALIĞININ YÜKLEDİĞİ SORUMLULUK

Koruma tedbirleri ile balığın boy ve ağırlık olarak büyümesinin sevindirici olduğunu ancak bunun aynı zamanda bir sorumluluk yüklediğini belirten Akkuş, şunları kaydetti:

“Balığın boyunun büyümesi bizler için çok sevindirici bir haber. Fakat bu bizlere büyük bir sorumluluk da yüklüyor. Bu sorumluluk koruma çalışmalarını aralıksız devam ettirme sorumluluğudur. Dilerim bu çalışmalar bu ciddiyette devam eder ve bizden sonra gelecek nesiller de bu değeri görürler.”

Özel Haber: Adil HARMANCI