HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ Çorum'da konuştu

HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ Çorum'da konuştu
HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ Çorum'da konuştu..HDP Eş Başkanı ve Van Milletvekili adayı Figen Yüksekdağ Çorum'da düzenlenen miting de halka hitap etti.
 HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ Çorum'da konuştu..HDP Eş Başkanı ve Van Milletvekili adayı  Figen Yüksekdağ Çorum'da düzenlenen miting de halka hitap etti.

Çorum'da konuşan Yüksekdağ şunları söyledi:

 HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ Çorum mitingimizdeki konuşmasına, "Dersim’de Alevi canlarımızın, halkımızın katledilmesinin fermanının yazıldığı gündür bugün” diyerek başladı. Sözlerine; "Biz günün bütün mücadele değerlerini, emeğin ve özgürlüğün değerlerini sırtlandık. Arkamızda Denizlerin, Mahirlerin omuzladığı bir yük var. Biz bu yükü yıllarca onurla, gururla taşıdık. Şimdi bu yükü menzile, yani halkların demokratik iktidarına taşıma vakti geldi. Bize yaşamdan uzak baskı ve ölüm çizgisini dayattılar. Bu topraklarda katliamın ne demek olduğunu Çorum ve Çorumlular çok iyi bilmektedir. Dersim’den Çorum’a, Maraş’a dek bugüne kadar bizim tarihimizi katliamlarla, sömürülerle yazdılar. Bizler yeni bir tarih yazmaya başladık. Tarihin kalemini kendi ellerimize aldık. 2015 genel seçimleri ve bu seçimlerde kazanacağımız zafer; bütün Türkiye halklarının birleşerek, karşısındaki sömürü ve zulüm odaklarını bertaraf ettiği bir süreç olacak" diyerek konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Bu zamana kadar bizim tarihimizi bizim adımıza yazdılar. Katliam ve sömürüyle yazdılar. Tarihin kalemini artık elimize aldık" dedi.


"Bu dünya Sultan Süleyman'a kalmadı, Sultan Recep'e kalacağını kim söyledi?"

 HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, "Yıllar boyunca baskılarla, yasaklarla özgürlük mücadelemizin önüne geçmeye çalıştılar. Yani şimdi HDP zamanında bütün barajları, bütün sınırları yıkıp geçiyoruz. Eğer bugün bizler karşısındakilere korku ve telaş salarak yürümeye devam ediyorsak metanet ve değerlerimize bağlığımızdandır. Karakolda doğru söyleyip mahkemede şaşmadık onlar gibi. Biz o barajı yıkacağız ve siz de o barajın altında kalacaksınız. Her yerde partimiz ve partili arkadaşlarımız için karanlık propaganda yapılıyor. Arkadaşlarımıza saldırıyorlar. Onların bildiği tek şey yakıp yıkmak. Neden her gün HDP’ye saldırı kampanyası düzenliyorsunuz? Madem arkanda yüzde 52 oyun var niye rahat değilsin? Niye besmele gibi her söze HDP’ye saldırarak başlayıp bitiriyorsun. Dediğim dedik, çaldığım düdük deyip iktidar sarhoşu oldular. '2071'e kadar etlerinizde boza pişireceğiz' diyorlar. Bu dünya Sultan Süleyman'a kalmadı, Sultan Recep'e kalacağını kim söyledi size? Hepimize tepeden bakan Cumhurbaşkanı ve Başbakan, yani Cumhurbaşkanı Yardımcısı, iktidarı tek başına kurabilme telaşındalar.”


“Aldığınız oylar da, çaldığınız paralar gibi hırsızlık oyudur”

HDP’nin seçimlerdeki tutumu ve çalışmalarından rahatsız olanların HDP’ye her alanda saldırılar düzenlediğini de ifade eden  HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, “Hani halkın Cumhurbaşkanıydın sen diyoruz. 'Ben' diyor 'yüzde 52 oy aldım. Ben AKP’nin seçim kampanyasını yürütürüm' diyor. Gözümüzün içine baka baka bir siyasi parti lideri gibi davranıyor. Onun seçim kampanyası yetmiyor, bir de Cumhurbaşkanı Yardımcısı var biliyorsunuz. Başbakan diyemiyorum ne yazık ki. Cumhurbaşkanı Yardımcısı. Bir de Cumhurbaşkanı Yardımcısı ayrı bir kanaldan seçim kampanyası yürütüyor. Şimdi o koltukları çekip alacağımız için tahammülsüzler, öfkeliler. O çok güvendikleri saraylarını da onların altından çekip alacağız. Madem aldığın yüzde 52 oya güveniyorsun, neden her yerde HDP’ye saldırıyorsun. Aldığınız oylarda çaldığınız paralar gibi hırsızlık oyudur” diye konuştu.

HDP’nin alanlara çıkması ile beraber AKP’nin, “Acaba tek başımıza hükümet kurabilecek miyiz?” telaşına düştüğünü ve 13 yıldır ilk defa HDP’nin muhalefeti ile AKP’nin sarsıldığını vurgulayan Yüksekdağ, “Bu zalimleri, hırsızları yani AKP ve Erdoğan’ı durduracak tek güç HDP’dir. HDP bunu ispat etmiştir. 8 Haziran sabahını göremiyorlar. Bir oh deyip biz 8 Haziran'da kazanacağız diyemiyorlar. İşte değerli arkadaşla, değerli halkımız! Bu sizin eseriniz. Bu bizlerin eseri” dedi.


“Alevilere ikinci sınıf insan muamelesi yapmanıza izin vermeyeceğiz”

 HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, Alevilerin 13 yıldır AKP Hükümeti tarafından asimile edilmek istendiğini ve Diyanet İşleri Başkanlığı’nın da AKP’nin de kendilerinden önceki iktidarların da Alevileri bir asimilasyon aracı olarak kullandıklarını, HDP’nin tam da bu yüzden seçim beyannamesinde “Diyanetin kaldırılması” talebinin yer aldığını ifade etti. Yüksekdağ, “Sizin İslamı kullanarak Alevi halkına hakaret etmenize Alevilere ikinci sınıf insan muamelesi yapmanıza izin vermeyeceğiz. Eğer bir ülkede bütün yurttaşlar inanç farkı olmaksızın bu ülkenin çatısı altında yaşıyorsa hiç kimsenin Sultan da olsa Başkan da olsa Başbakan da olsa, kim olursa olsun o ülkede yaşayan insanların inançları arasında ayrımcılık uygulamaya hakkı yoktur. Birisini bastırıp sindirmeye, birisini asimile edip değiştirmeye hakkı yoktur. Alevi halkı, canlarımız yıllar boyunca kendi kültürlerine ve inançlarına bağlı kaldılar ve bütün katliam ve baskı süreçlerinden geçerek bugün dimdik ayakta eşit yurttaşlık talebiyle yine duruşlarını koruyorlar” diyerek AKP’nin Alevi politikalarına tepki gösterdi.


“Çorum’da hala tam teşekküllü bir devlet hastanesi yok”

 HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, AKP Hükümetinin de Çorum için kendinden önceki iktidarlar gibi davrandığını ve Çorum’da hala tam teşekküllü bir devlet hastanesinin olmamasının da bunun bir kanıtı olduğunu şu sözlerle dile getirdi: “Utanmadan halka hizmet getirdiklerinden bahsediyorlar. Çorum’a soruyorum. Çorum’a 13 yıl boyunca bu iktidar ne hizmet getirdi? İnsan için ne hizmet yaptı? Buraya gelmeden önce verilere, kayıtlara baktım. Bilmem kaç yıl önce bir hastane temeli atmışlar, hala gelişkin kapasiteli bir hastane yapımı tamamlanamamış durumda. Çorum’a havaalanı getirme sözü vermişlerdi değil mi? Nerde Çorum'da havaalanı. Çorum raylı sistemin uğramadığı, hatta 100 yıl önce kurulan tren yollarının ve raylı sistemin bile kıyısından köşesinden dolaştığı bir kent durumunda.” Figen Yüksekdağ, Çorum halkını “Büyük insanlık” için 7 Haziran’da HDP’ye oy vermeye çağırdı.


“Halklarımızın siyasi iradesine ipotek koydular”

Seçim barajını da eleştiren  HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, HDP olarak bütün barajları yıkıp geçeceklerini ifade etti. "Halklarımızın siyasi iradesine ipotek koydular” diyerek sözlerine devam eden Yüksekdağ, şöyle söyledi: "Hırsızlık yaptılar, yağmaladılar. Yüzde 10 barajı ile seçilmiş temsilcilerimizin mevzilerine el koydular. Bugün AKP Hükümetinin en az 25 milletvekili, bizden çaldıkları oylarla o koltuklarda oturuyor. Şimdi o koltukları çekip alacağız. Öfkeleri, tahammülsüzlükleri bundandır. Siz hiç merak etmeyin, o koltukları da, o sarayı da altlarından çekip alacağız."


“Barış ve Çözüm Süreci karşısındaki bütün komploları boşa çıkaracağız”

 HDP Eş BaşkanıYüksekdağ, siyasi iktidarın 13 yıl boyunca çözeceğim dediği bütün sorunları, kördüğüme dönüştürdüğünü ifade ederek konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Bütün Türkiye ve Kürdistan halkları, demokratik bir Türkiye iktidarı kurmak için birlikte yürüyeceğimiz yolu açacağız. Hep birlikte açacağız. Bugün siyasi iktidar 13 yıl boyunca çözeceğim dediği bütün sorunları kördüğüme dönüştürdü. Kürt sorununu çözme iddiasıyla Hükümete geldi Türkiye halklarının oyunu ve desteğini aldı, 13 yıl sonraki tablo ortada. Çıkıyor Cumhurbaşkanı diyor ki 'Kürt sorunu yoktur.' Çıkıyor, bütün yıllar boyunca kanla canla emekle cefayla kurulan müzakere masası için 'Devirmekte hiç tereddüt etmem' diyor. Aklını başına al. O müzakere masası sen 'Kurul' dedin diye kurulmadı. Bu süreç sen 'Ol' dedin diye olmadı. Sen olmayacak dediğin zaman da halkımızın barış ve çözüm umudu tükenmeyecek.

Barışın çözümün ve bütün Türkiye halklarının birlikte demokratik bir ülkede yaşamasının güvencesi var. Halkların Demokratik Partisi'dir o. Sayın Abdullah Öcalan bütün provokasyonlara rağmen bütün komplolara rağmen süreci ayakta tutmak için, Türk ve Kürt çocuklarının kanı dökülmesin diye uğraşmakta hiçbir tereddüt göstermiyor. Sonuna kadar o masada kalma iradesini gösteriyor.

Onun karşısında başka bir lider var: Tayyip Erdoğan. Diyor ki; 'Ben masayı yıkarım. Masayı yıkmakta tereddüt etmem.' Bunu çok iyi biliyoruz. Siz, Ağrı’da o askerleri de ölüme göndermekte tereddüt etmediniz. Ama o askerleri Ağrı’nın halkları kurtardı. Sizin ölüm çıksın diye başlattığınız o provokasyonu bizlerin gücü, Ağrı halklarının barış ve çözüm iradesi durdurdu.

Ağrı Diyadin’deki bu provokasyonu nasıl ortadan kaldırdıysak, bu komployu, tezgâhı nasıl boşa çıkardıysak, bundan sonra da barış ve çözüm süreci karşısındaki bütün komploları da boşa çıkaracağız. Barışın ve çözümün, bütün Türkiye halklarının birlikte demokratik bir ülkede yaşamasının bir güvencesi var. O da Halkların Demokratik Partisi'dir. Biz'lerdir. Halklarımızın gücüdür.”

Barışa ve bütün Türkiye halklarının barış umuduna düzenlenmiş en büyük komplonun iktidarın kendisi olduğunu ifade eden  HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ, “Eğer bu iktidar barışın önünde engel olmaktan çıkarsa Türkiye ve Kürt toplumu kardeşçe kucaklaşır. Bu iktidar çözüme köstek olmaktan vazgeçerse barış ancak o zaman sağlanır. HDP, Kürt’üyle Türk’üyle ezilen tüm halkların kucaklaştığı, birleştiği ortak çatımızdır. Demokratik Türkiye de bu çatının altındaki ışık ve güçle kurulacak. Bu ışığı iyi koruyalım. Çünkü 8 Haziran sabahı bu ışıkla aydınlanacak. Çünkü AKP’nin ampulü sönecek” diye konuştu.