- HDP Van Milletvekili Adem Geveri ZERDÜŞTÎLİK hakkında soru önergesi Şunları söyledi : Türkiye Diyanet Vakfı tarafından hazırlanan ‘İslam Ansiklopedisi’nden ve birçok değişik kaynaktan okuyup öğrendiğimiz kadarıyla, Zerdüştîlik, dinler tarihi içerisinde çok önemli bir dini gelenektir.
Tarihi süreç içerisinde çok geniş bir coğrafyaya yayılmış ve çok önemli bir kültür ve medeniyet havzası oluşturmuştur. Buna rağmen bu dinin müntesipleri oldukça azalmıştır. Bu dinin kurucusu sayılan Zerdüşt (M:Ö: 660- 583) ünlü İslam tarihçisi Taberi’ye göre Daniel peygamberin öğrencisidir. Zerdüşt, kendi döneminde şer Tanrıları ve hayır tanrılarına sahip düalist çok tanrılı bir din anlayışına sahip olan İrani kavimlerin kadim dini geleneğini reforme ederek Ahura- Mazda’yı ön plana çıkarmış ve diğer tanrıçaları pasifize etmiştir. Avesta kutsal metinlerinde Zerdüşt’e atfedilen Gatalar bölümünde Zerdüşt’ün Tek tanrıyı (Tevhidi) ön plana çıkardığı rahat bir şekilde anlaşılmaktadır.
Sahip olduğu birçok uygulama bakımından Sami Kökenli Yahudilik- Hıristiyanlık ve İslam ile birçok benzer ve ortak yönleri bulunmaktadır. Zerdüşt’ün ölümünden sonra Persler, Partlar ve Sasaniler döneminde Zerdüşt’ün vazettiği dini gelenek Zerdüşt öncesi İrani kavimlere ait olan dini geleneği içerisine alarak değişime uğramış, tevhitten düalizme savrulmuştur. Müslümanların Sasanileri yıkması ile beraber siyasi destekten yoksun kalan bu dini gelenek zayıflamıştır. Müslümanlar tarihleri boyunca Zerdüştilere tıpkı Yahudi ve Hıristiyanlar gibi ehli kitap muamelesi yapmışlardır.
Kürtlerin ve Ortadoğu’daki birçok halkın İslamiyet'ten önceki kutsal dinlerinin Zerdüştîlik olduğu bilinmektedir. Zerdüştîlik, hâlâ İran ve Hindistan’da yaşamakta olan Mecusiler arasında bir din ve inanç olarak varlığını sürdürmektedir. Günümüzde fazla müntesipleri kalmamasına rağmen, yaklaşık bin yıl İran ve bu bölgede yaşayan insanların peygamberi olarak öğretileri kabul görmüştür.
Fikirleri, kendinden sonra gelen din ve felsefi ekollere tesir etmesine rağmen, Türkiye’de Zerdüştîliğin yeteri kadar çalışıldığını söylemek zordur. Kur’ân-ı Kerim’de birebir Zerdüşt’ten ismen bahsedilmemesine rağmen bir ayette Mecusi olarak bahsetmekte ve onları Müminler, Yahudiler, Hıristiyanlar, Sabiiler ve Müşrikler ile birlikte anarak Allah’ın onlar arasındaki hükmü kıyamette vereceği bildirilmektedir (Hacc Sûresi 17). Hz. Peygamber, Mecusiler hakkında “Onlara Ehl-i Kitap muamelesi yapın” dediği gibi Yemen ve Hecer Mecusilerine bizatihi kendisi bunu uygulamıştır. Peygamber efendimizin bu uygulaması tarih boyunca bütün Müslümanlar tarafından göz önünde bulundurulmuştur. Onlar Ehl-i Kitap olarak kabul edilmiş ve cizye karşılığında bütün dini işleri güvence altına alınmıştır.
Kürt Siyasetine yönelik saldırı, itibarsızlaştırma veya gündemi değiştirme girişimleri söz konusu olduğu vakit, bir kısım devlet yetkilisinin ve siyasetçinin ağızlarına aldıkları ve saldırdıkları ilk şey Zerdüştîlik oluyor. Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan mitinglerinde, ‘‘Biz Müslümanız. Birileri Zerdüşt olabilir. O ayrı mesele. Benim Zerdüşt’le işim olmaz.’’, ‘‘bunlar Zerdüşt, bunlar ateist’’ gibi sözleri ile bu işin bizzat öncülüğünü ve sözcülüğünü yapmıştır. İlginç ve trajikomik olan şey, Sayın Cumhurbaşkanı bunları söylerken ‘Cumhurbaşkanlığı Arması’nda yer alan devletlerin hangi dinlere mensup olduğunu ya unutuyordu ya da bilerek görmezden geliyordu. Bu konuyla ilgili yazılan yazıların ve haberlerin altına yazılan yorumlara ve sosyal medyaya baktığınızda, Kürt Siyasetine karşı yürütülen algı operasyonunun ve siyasi linç stratejisinin işe yaradığını görebilirsiniz. Bu ithamlar ve saldırılar Kürt Siyasetini hedef almakla sınırlı kalmayan, Kürt Milletinin hem tarihsel inançlarını hem de bugün mensup olduğu İslami veya değişik inançları küçümseyen ve aşağılayan keskin bir nefret söylemine dönüşmüş ve de ödüllendirilmiştir.
Bu bağlamda;
1-HDP ya da herhangi bir siyasi parti mensuplarının Zerdüşt Dinine tâbi olmaları Türkiye Cumhuriyeti Kanunlarına göre herhangi bir suç teşkil ediyor mudur?
2-Türkiye Cumhuriyeti sınırları içerisinde yaşayan ve Zerdüşt Dinine mensup olan kimseler var mıdır? Varsa bunların sayısı ne kadardır?
3-Laik ve Sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 24. Maddesinde yer alan ‘Din ve İnanç Hürriyeti’ bölümü kapsamına Zerdüşt Dini de girmekte midir?
4-Bu noktada Türkiye Cumhuriyeti Anayasanın 24. Maddesinin 2. Fıkrasına alenen aykırı hareket eden devlet yetkilileri, siyasetçiler ve medya mensupları hakkında bugüne kadar herhangi bir yasal işlem başlatılmış mıdır?
5-Toplumun farklı kesimlerini mensup oldukları dinleri ve inançları üzerinden ayrıştıran, ötekileştiren ve aşağılayan kimseler hakkında ne tür hukuki işlemler uygulanacaktır?
6-Türkiye Devleti sınırları içerisinde yaşayan ‘Müslüman Olmayan Vatandaşlar’ın hukuki statüsü nedir?
7-Müslüman Olmayan Vatandaşların ibadet, dini ayin ve tören yapma hürriyetlerinin korunması için nasıl bir uygulama izlenmektedir?
8-Toplumun farklı kesimlerini ve mensup oldukları inançlarını kötü, yanlış ve tehlikeli gösteren yayınlar hakkında yasal bir işlem başlatılmış mıdır? Ya da başlatılacak mıdır?
9-İran İslam Cumhuriyeti ve bazı komşu ülkelerde Zerdüştîliğin özel günleri resmi tatil günleri olarak ilan edilmiştir. Sizin tarafınızdan böyle bir uygulamanın başlatılması sözkonusu mudur?
Van Milletvekilinden Zerdüştilik hakkında soru önergesi
HDP Van Milletvekili Adem Geveri ZERDÜŞTÎLİK hakkında soru önergesi verdi.