Van Büyükşehir'den İçişleri Bakanlığına tepki!

Van Büyükşehir'den İçişleri Bakanlığına tepki!
UCLG Dünya Konseyi ile BM Habitat III. Toplantısı’na katılmak için Türkiye Belediyeler Birliği’ne kayıt yaptıran Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin isimleri İçişleri Bakanlığı tarafından heyetten çıkarıldığı belirtildi.
UCLG Dünya Konseyi ile BM Habitat III. Toplantısı’na katılmak için Türkiye Belediyeler Birliği’ne kayıt yaptıran Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin isimleri İçişleri Bakanlığı tarafından hiçbir gerekçe bildirilmeden heyetten çıkarıldı.

İçişleri Bakanlığı, Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyelerinin, Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler (UCLG) Dünya Konseyi’nin 12–15 Ekim 2016 tarihleri arasında Kolombiya’da gerçekleştireceği UCLG Dünya Konseyi Toplantısı ve Dünya Yerel ve Bölgesel Liderler Zirvesi ile 17–20 Ekim 2016 tarihleri arasında Ekvator’da gerçekleştirileceği BM Habitat III toplantısına katılmasına izin vermeyerek her 2 belediyenin ismini heyet listesinden çıkardı. Türkiye’den çok sayıda belediyenin katılacağı toplantıya İçişleri Bakanlığı, Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi’nin isimleri hiçbir gerekçe ve bildirimde bulunmayarak listeden çıkarmasına Van Büyükşehir Belediyesi yaptığı yazılı açıklama ile tepki gösterdi. İçişleri Bakanlığı tarafından yapılan iptalin süreçten bağımsız olmadığı belirtilen açıklamada, durumun ancak AKP’nin Kürtlere ve tüm muhalif kesimlere yönelik uyguladığı faşizm ile açıklanabileceği ifadelerine yer verildi.

Büyükşehir Belediyesi: İçişleri Bakanlığı kararı ile listeden çıkarıldık

İçişleri Bakanlığı’nın kararına tepki gösteren Van Büyükşehir Belediyesi, konuya ilişkin yazılı açıklamada bulundu. Yazılı açıklamada Van Büyükşehir Belediyesi’nin UCLG’nin aktif bir üyesi olduğu belirtilirken, yazılı açıklamanın devamında,” Van ve Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi olarak uzun zamandır Birleşmiş Kentler ve Yerel Yönetimler (UCLG) Dünya Teşkilatı Konseyi ile bu kuruluşun Ortadoğu ve Batı Asya Bölge Teşkilatı (UCLG-MEWA)’nın üyesi olarak çalışmalarımızı aktif bir şekilde yürütmekteyiz. Bu çerçevede belediyelerimiz, 12-15 Ekim 2016 tarihleri arasında Kolombiya’da gerçekleştirilecek olan UCLG Dünya Teşkilatı’nın 5. Kongresi ve Dünya Yerel ve Bölgesel Liderler Zirvesi ile 17-20 Ekim 2016 tarihleri arasında Ekvator’da gerçekleştirilecek olan BM Habitat III toplantısına katılmak üzere yine üyesi olduğumuz Türkiye Belediyeler Birliği’nin organize ettiği heyette yer almak üzere Haziran ayında kayıt yaptırmıştır. Ancak, 5 Ekim 2016’da Türkiye Belediyeler Birliği her iki belediyemizle ile telefon görüşmesi yaparak, İçişleri Bakanlığı’ndan gelen bir karar üzerine UCLG’ye katılacak olan Türkiye Heyeti’nde her iki belediyemizin yer alamayacağını ve dolayısıyla Kolombiya

ve Ekvator’a katılım masraflarımızı üstlenmeyeceklerini, ama programa katılmak isteme durumumuzda kendi bütçemizle Türkiye heyetine dahil olmadan programa katılabileceğimizi bildirmiştir. Bu konuyla ilgili yazılı bir bilgilendirme talep etmemize rağmen, henüz tarafımıza ulaşmış bir yazı bulunmamaktadır” denildi.

‘Türkiye yaptığı anti-demokratik uygulamaları dışarıya yansıtmamızı istemiyor’

Kararın gerekçesinin DBP’li yerel yönetimlere yönelik baskılardan, hukuk dışı kayyum atamalarından ve siyasal kimliklerinden bağımsız olmadığını belirtilen yazılı açıklamada,” 2013 yılında UCLG başkanı seçilen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş kendi seçildiği dönemde hala aynı siyasal kimliğe sahip belediye başkanlarımızdan seçim sürecinde destek istemiş ve istediği desteği almış olmasına rağmen, yeni UCLG Başkanı’nın seçileceği bu önemli toplantıda telefonlarımıza dahi çıkmamıştır. Yerel demokrasinin ve yerinden yönetimin garantisi olan yerel ve bölgesel yönetimlerin dünyadaki en büyük temsilcisi konumunda olan UCLG’nin toplantısına katılımımızın engellemeye çalışılması, tüm uluslararası platformlarda Türkiye’nin utanç duyduğu ancak yapmaktan da geri kalmadığı anti-demokratik uygulamaları dışarıya aktarmamızı engellemek içindir. Bu çerçevede bizleri Türkiye heyetinden çıkarmak ise sadece AKP’nin Kürtlere ve tüm muhalif kesimlere yönelik uyguladığı faşizm ile açıklanabilir. Ülkenin bölünmez bütünlüğünü tehdit ettiği iddiasıyla 28 Eşbaşkanımızı tutuklayan ve 26 belediyemize kayyum atayan AKP, bu kararı ile kimin ülkeyi bölmek istediğini bir kez daha açıkça göstermiştir. Bizlere dönük geliştirilen bu siyasi tutumu kınıyor ve bu tutum karşısında taviz vermeyeceğimizi bir kez daha belirtmek istiyoruz” ifadelerine yer verildi.