Ticaretin durduğu Kapıköy için tampon bölge talep edildi

Ticaretin durduğu Kapıköy için tampon bölge talep edildi
Çin'de çıkan ve hızla dünyaya yayılan ‘Yeni Tip Koronavirüs’ (2019-nCoV) salgınının İran’a sıçraması, dış ticarete sekte vurdu.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Şubat 2020 ayı istatistiklerinde Türkiye’de genel ticaret sistemine göre ihracat yüzde 6,4, ithalat yüzde 18,8 artarken, Van’da ihracat 4,9 milyon dolar, ithalat 4,2 milyon dolar olarak gerçekleşti. Açıklanan verilerle ilgili kentte ihracat ve ithalat yapan iş adamları verileri yorumlayarak, Çin'de çıkan ve hızla dünyaya yayılan ‘Yeni Tip Koronavirüs’ (2019-nCoV) salgınının İran ile Irak’a sıçraması, dış ticarete sekteye uğrattı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Şubat 2020 ayı istatistiklerinde Türkiye’de genel ticaret sistemine göre ihracat yüzde 6,4, ithalat yüzde 18,8 artarken, Van’da ihracat 4,9 milyon dolar, ithalat 4,2 milyon dolar olarak gerçekleşti. Açıklanan verilerle ilgili kentte ihracat ve ithalat yapan iş adamları verileri yorumlayarak, Çin'de çıkan ve hızla dünyaya yayılan ‘Yeni Tip Koronavirüs’ (2019-nCoV) salgınının İran ile Irak’a sıçraması, dış ticarete sekteye uğrattı. Özellikle İran ile 300 kilometre sınırı bulunan Van’ın kapıların kapanması ile birlikte tüm ekonomik sirkülasyonu dururken, tedbirler tüm sektörleri durdurdu. Son açıklanan ihracat rakamlarında yansımayan koronavirüs kaynaklı düşüşün önümüzdeki süreçte ciddi tahribat yapması beklenirken Van’da İran ile ticaret yapan iş adamları bu konuda diğer ülkelerde uygulanan tedbirlerin Kapıköy için de hayata geçirilmesi gerektiğini söyledi. Tüccarlar, Irak’tan gelen araçların dezenfekte edildikten 6 saat sonra Türkiye’ye gelecek araçtan yük almalarına izin verilmesi yönünde yeni yöntemin uygulamaya geçmesi halinde Kapıköy Sınır Kapısı’nda aynı uygulamanın yani tampon bölgenin kurulması gerektiğini dile getirdiler.

ŞUBAT’TA SABİT KALDI AMA DÜŞÜŞ MART’LA BİRLİKTE YANSIYACAK

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) Şubat 2020 ayı istatistiklerinde Türkiye’de genel ticaret sistemine göre ihracat yüzde 6,4, ithalat yüzde 18,8 arttı. Van’da ihracat 4,9 milyon dolar, ithalat 4,2 milyon dolar olarak gerçekleşti. Muş’ta ihracat 43,6 bin dolar, ithalat 2,2 bin dolar, Bitlis’te ihracat 520 bin dolar, ithalat 90,2 bin dolar olurken Hakkâri’de ihracat 3,5 milyon dolar, ithalat 2,6 milyon dolar olarak gerçekleşti.

TİM ŞUBAT AYI İHRACAT RAKAMLARINI AÇIKLADI

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), şubat ayı ihracat rakamlarını açıkladı. Türkiye'nin ihracatı 2020 yılı şubat ayında yüzde 2,3 artışla 14,7 milyar dolar olarak gerçekleşti. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), şubat ayı geçici dış ticaret verilerine göre; Şubat ayında ihracat, Genel Ticaret Sistemi'ne (GTS) göre yüzde 2,3 artışla 14,7 milyar dolar olarak rekor tazeledi. Son 12 aylık ihracat ise 182,1 milyar dolara ulaştı. TİM Başkanı İsmail Gülle, “2019 yılını 180,9 milyar dolarla yeni bir Cumhuriyet tarihi rekoru ile tamamlayan ihracatımız, 2020 yılına da hızlı girdi. Tüm küresel ve bölgesel gelişmeler ve belirsizliklere rağmen, yeni yılın ilk ayında Cumhuriyet tarihinin en yüksek ihracat hacmi rekoru kırılırken, şubat ayında da Cumhuriyet tarihinin en yüksek şubat ayı ihracat rekoruna ulaşarak 'Rekorlar Çıtası'nı bir üst basamağa taşıyoruz” dedi.

“İHRACATININ EN AZ HASARLA BU SÜRECİ ATLATMASI İÇİN HER TÜRLÜ TEDBİRİ ALIYORUZ”

Şubat ayında yayıldığı alanı genişleterek küresel bir tehdit haline gelen korona virüsü hakkında da değerlendirmelerde bulunan İsmail Gülle, “Virüs şimdiden, küresel ekonomide ve ticarette yavaşlamaya ve tedarik zincirinde bozulmalara yol açmış durumda. Uluslararası kuruluşlar Çin'in 2020 yılında son yılların en düşük büyümesiyle karşılaşabileceğini ifade ediyorlar. Türk ihraç ürünlerimizin pazarlara intikalinin aksamaması adına da Bakanlıklarımızla birlikte proaktif çözümler üzerinde yoğun ve hızlı bir şekilde çalışıyoruz. Ülkemiz ihracatının en az hasarla bu süreci atlatması için de her türlü tedbiri almaya devam edeceğiz” dedi.

ÇELİKTAŞ: VİRÜS SINIR TİCARETİNE, İTHALAT VE İHRACATA ENGEL DEĞİL!

İhracat ve ithalat rakamlarının açıklanmasının ardından Van Ticaret ve Sanayi Odası (Van TSO) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Fevzi Çeliktaş, konuya ilişkin açıklamalarda bulundu. Çeliktaş, ihracat rakamlarının kent ekonomisi yönünden önem arz ettiğini ve devam edilebilirlik açısında ticaretin devamına vurgu yaparak şunları kaydetti: “Van Ticaret ve Sanayi Odası’nda Dış Ticaret Komisyonu var. Ben yaklaşık 16 yıldır bu komisyonda yer alıyor ve bu dönemde başkanlığını yapıyorum. Bildiğiniz gibi komşumuz İran’da bir korona virüs ortaya çıktı. Bu çerçevede de kapımız geçici süreliğine kapatıldı. Yaptığımız araştırmalara göre bu virüs kesinlikle eşyalardan bulaşmıyor. Yani virüs sınır ticaretine, ithalat ve ihracata engel değil” dedi.

ÇELİKTAŞ: KAPIKÖY’DE TAMPON BÖLGE KURULMASINI TALEP ETTİK

Türkiye-Irak Habur Sınır Kapısı’nın kapatılmasının ardından ticaretin devam edebilmesi adına tampon bölge oluşturulduğunu anımsatan Çeliktaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Habur’da ticaretin devam etmesi için bir tampon bölge oluşturuldu. İhracatçı olan firma ürününü tampon bölgeye götürüp bırakıyor, Irak’taki firmada gelip o bölgeden alınıyor. 12 saat araç dezenfekte ediliyor. 12 saat bekledikten sonra geçiş oluyor. İnsana hiçbir şekilde temas etmiyor. Biz de bunun üzerinde Yönetim Kurulu Başkanımız Necdet Takva ile birlikte Gümrükler Genel Müdürlüğü’nü aradık. Kendileri Habur’da bunun başlattıklarını söyleyince biz de Kapıköy’de tampon bölge kurulması talep ettik. Habur’da olan tampon bölgenin Van için Kapıköy Gümrük Kapısı’nda inşallah kurulacaktır. Burada insanlar birbirine temas etmeyecek. Tampon bölgesine giden araçlar 1 gün sonra ürününü alacak. Bu da ilimiz için önemlidir. Bir şekilde ticaretimizin devam etmesi gerekiyor. Çünkü bir yandan da hayat devam ediyor. Bir şekilde komşu komşunun külüne muhtaçtır deyimiyle, ilişkilerimiz kesmemiz mümkün değildir” diye ifade etti.

“SAĞLIK HERKESE LAZIMDIR, SADECE TUZU KURU OLANLARA DEĞİL”

İnsan sağlığına önem verdiklerini, sağlığın her şeyden önemli olduğunu ifade eden Çeliktaş, son olarak şunları kaydetti: “Biz de her şeyden önce sağlığımızı ön planda tutuyoruz. Sağlık herkese lazımdır. Sadece tuzu kuru olanlara değil. Devletten maaşını alıp evden işe işten eve giden insanımıza da sağlık lazım, otel açmış, yatırım yapmış insanlara da sağlık lazım. Risk alan almayan herkes için sağlık şart. Ancak bir yandan da hayat devam ediyor. Panik yaparak, kentte bu havayı oluşturmak doğru değil. İstanbul, Antalya, İzmir gibi şehirlere gittiğinizde çok sayıda İranlı var. Bu virüste yeni çıkmış bir şey değil. 5-6 ay önce ortaya çıktığı konuşuluyor. O zaman ortaya çıkmasına ve geliş-gidişler olmasına rağmen şükürler olsun ki ülkemizde virüs tespit edilmiş değil”

ALTINAL: KENTİ TATMİN EDECEK BİR İHRACAT VAR, BU DEVAM ETMELİ

İran’da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) tespit edilen kişinin hızla yayılmasının ardından Kapıköy Sınır Kapısı’nın kapatılmasının ardından kentteki ticarete etkilerine yönelik açıklamalarda bulunan İş Adamı Mehmet Faruk Altınal, kentin çok iyi bir ihracat rakamı olmamasına karşın kapının kapatılması ve kentin potansiyeli göz önünde bulundurulduğunda kenti tatmin edecek seviyede olduğunu kaydetti. Kapıköy Sınır Kapısı’nın kapatılmasının ardından ihracat rakamlarının düşüşe geçeceğini ifade eden Altınal, “Kapıköy Sınır Kapısı’nın kapatılmasının ardından kentin ticaret akışı tamamen durmak zorunda kaldı. Dolasıyla kapının kapatılmadan önce İran’daki firmalarla yapılan anlaşmalar ve taahhütler kentte ihracat yapan iş adamlarının boynunda kaldı. Halı hazırda sınır kapısında İran’a geçmeyi bekleyen ihracat yapan 25 araç halen bekliyor. Bunların günlük olarak ödemek zorunda kaldığı belli bir ücret var. Karşılıklı olarak anlaşma gereği ürünün zamanında ulaşmadığından dolayı kesilecek cezalar var, cezaları ödeme gibi zerureti var. Kapının kapatılması kentteki esnafa maliyeti çok yüksek olacaktır. İlimizde ihracat yapan firmaların maddi gücü yüksek değil, bunu göz önünde bulundurduğumuzda olumsuz etkileri fazlasıyla olacaktır. Kapının insan sağlığını tehdit etmeyecek şekilde titizlikle açılmasını talep ediyoruz. Kapının açılmaması halinde ihracat yapan firmaların kepenk kapatmasına kadar gideceğini öngörüyorum” dedi.

“HALKIN SAĞLIĞI TEHLİKYE SOKMADAN ALTERNATİF YOL BULUNMALI”

Yaşanan süreçle ilgili sık sık görüşme gerçekleştirdiklerini ifade eden Altınal, ticaretin devam edebilmesi adına alternatif çözüm üretilmesi için çalışmaların sürdüğünü ifade ederek son olarak şunları belirtti: “Bölge müdürlüğünde bir görüşme gerçekleştirdik, Ticaret ve Sanayi Odası bu manada girişimlerde bulundu. Halı hazır da Türkiye-Irak Habur Sınır Kapısı da kapatıldı ama alternatif bir çözüm üretildi. Sınır kapısında tampon bölge oluşturularak tır ve konteyner değişikliği yapılıyor. Bu alternatif çözümün Kapıköy Sınır Kapısı içinde planlandığı öğrendik. Bizler de her şeyden önce insan sağlığına önem veriyoruz. Dolasıyla alternatif bir çözüm üretilerek halkın sağlığını da tehlikeye sokmadan kent ekonomisi açısında son derece önemli bir adım olacaktır” dedi.

ECER: TİCARET İNSAN SAĞLIĞINI TEHDİT ETMEDEN DEVAM EDİLMELİ

Gümrük Müşavir Yardımcısı İthalatçı ve İhracatçı Mehmet Nuri Ecer, ihracat ve ithalat rakamlarının sürdürülebilir olması adına ticaretin devamına vurgu yaparak, kent ekonomisinin ayakta kalması adına alternatif yol bulunması gerektiğini kaydetti. Ecer, sağlığın her şeyden önce geldiğini, insan sağlığından daha önemli bir hususun olmadığını fakat ticaretinde titizlikle insan sağlığını riske sokmadan sürdürülmesi gerektiğini söyledi.

ECER: FİRMALAR AÇISINDAN PROBLEM TEŞKİL EDİYOR

Ecer, sözlerini şöyle sürdürdü: “İlimizde ithalat ve ihracat Kapıköy Sınır Kapısı üzerinde yapılmaktadır. Şubat ayı rakamlarına bakıldığında ilimiz için yeterli olmasa da geçtiğimiz yıllara nazaran iyi bir düzeyde olduğumuzu gösterir. Malumunuz son süreçte dünya da hızla yayılan coronavirüs nedeniyle sınır kapımız kapandı. İthalat ve ihracat şu an yapılamıyor. 2020 yılının bu dönemlerinde sınır ticareti kapsamında meyve-sebze ithalatı başlar, nisan ayının sonuna kadar devam biterdi. Bu kapsamda 400’den fazla firma bundan faydalanıyordu. Fakat kapının kapatılmasının ardından ticaret şu anlık yapılamıyor. Nisan ayının sonunda ise ürün geçiş süresi sona eriyor. Böyle olunca hem ihracat hem de ithalat yapan firmalar açısında büyük problem teşkil ediyor” dedi.

ECER: HABUR SINIR KAPISINI ÖRNEK GÖSTERDİ

Ecer, kapının kapalı olmasının ithalat ve ihracatı olumsuz etkilemesinin dışında turizmi de olumsuz etkilediğini ifade ederek şunları kaydetti: “Her yıl ilimize mart ayında itibaren nevroz tatiliyle çok sayıda turist geliyordu. Hem ulusal hem de yerel esnafın ekonomisine büyük katkı sunuyordu. Geçişlerin durdurulması haliyle kent ekonomisini olumsuz etkiledi. Maalesef virüsün İran’da yayılması bu senaryonun ortaya çıkmasına neden oldu. İran’dan ilimize insan geçişinin durdurulması olumlu, insan sağlığı açısında önemli bir adım olarak görüyoruz. Fakat ticaret noktasında Türkiye-Irak Habur Sınır Kapısı’ndaki tampon bölge oluşturulması ticaretin devam edilebilmesi adına Kapıköy Sınır Kapısı’nda da uygulanması gerektiği kanaatindeyim. Dolasıyla tampon bölge oluşturularak sınırda insan geçişi olmadan dorse ve konteyner değişimi yapılarak sürdürülebilir” diye ifade etti.

ECER: SAĞLIK DENETİMLERİ ÇERÇEVESİNDE TİCARETİN DEVAM EDİLMESİNİ TALEP EDİYORUZ

Son olarak Ecer, şunları ifade etti: “Her şeyden önce sağlık diyoruz, her şeyden önce sağlık gelir, sağlık olmadan hiçbir şey olmaz. Sağlık Bakanlığı sınırda gerekli önlemleri aldı, fazlasıyla yerine getiriliyor. Kamuoyunda yanlış anlaşılmaya mahal vermeden ülkemizin ve kentimizin ekonomisinin devamı adına denetimlerin üst düzeyde olacak şekilde ticaretin devam edilmesini talep ediyoruz” şeklinde konuştu.

 ŞEHRİVAN ÖZEL: ERDAL ERBAŞ/MENDUH ÇALIŞKAN