Van Şişli Öğretmenevinde düzenlenen toplantı, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başladı. Toplantıda açılış konuşmasını yapan Eğitim-Bir-Sen Van Şube Başkanı Osman Ayşin, Türkiye’nin ileride tarih kitaplarında ders olarak okutulacak günleri yaşadığını belirterek, “Bir Memur-Sen ailesi olarak bu tarihi günlerin en önemli öznesi konumundayız. Cüzdan sendikacılığın ötesine geçerek vicdan sendikacılığı yapmaya çalışıyoruz. Her daim yanımızda olan ve 15 Temmuz kahramanı Memur-Sen ve Eğitim-Bir-Sen ailesini yürekten kutluyorum” dedi.

YYÜ Rektörü Prof. Dr. Peyami Battal ise eğitimin çok önemli olduğunu belirterek, “İslam coğrafyası bizden çok şey bekliyor. Bu beklentinin altında yatan en temel unsur, eğitimden kaynaklı meydana gelen gelişmelerdir. Bu kapsamdabize geçmişten çok daha fazla görev düşüyor” dedi. 

Toplantıda Eğitim-Bir-Sen’in bugüne kadar ülke krizlerinin aşılmasında çok büyük rol aldığını ifade eden AK Parti Van Milletvekili Burhan Kayatürk de, “Türkiye maalesef hiç olmadığı kadar son 15 yılda iyi yöneltildi ama hiç olmadığı kadar da ulusal ve uluslar arası oyunlarla ve senaryolarla karşı karşıya getirildi. Bunların hepsiyle de bu güne kadar hamd olsun cesareti ve feraseti olan bir lider olarak Recep Tayyip Erdoğan ve AK Parti ‘nin iyi bir mücadelesi oldu. Ama bu mücadelenin yanında başka bir hareket daha vardı. O da memur-Sen’di. Sadece 15 Temmuz öncesi ve sonrasına baktığımızda bile Memur-Sen’in verdiği mücadele ile bugün Türkiye’yi yöneten hareketin yanında omuz omuza verdiği mücadelenin çok manidar olduğunu görüyoruz” diye konuştu.

Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan yardımcısı Atilla Olçun’un konuşmalarının ardından kürsüye çıkan Eğitim-Bir-Sen Genel Başkan Vekili Latif Selvi de, nöbetlerin önemli olduğuna vurgu yaparak, “Unutmayalım ki kendisini bir davaya adayan insanlar varsa onlar hep nöbettedir ve onlar asla nöbetlerini terk etmezler. Eğer siz özgür ve insanca yaşanılır bir dünyayı oluşturmazsanız; yeryüzündeki kirler, haksızlıklar, hakkı yiyenlerin feryadı hiç bitmez. Bunun için de odaklanmanız gereken en temel nokta, insanca yaşanılabilir bir dünya için özgür bir ortamı savunmalısınız ve herkesin insanca yaşaması hakkıdır, diyebilmelisiniz” dedi.